Page 6 - Sağlık Dergisi - Ağustos Eylül 2018

Baş yazı

Mustafa DAŞCI

mdasci@saglikyayincilik.com.tr

Gün Bir Olma Günü

Ülkemiz her bakımdan stratejik öneme sahip bir ülke. Coğrafi konumu nedeniyle uluslararası ticarette önemli bir yere sahip. Tarih
boyunca, ticaret yollarının kesiştiği, birçok kültüre ev sahipliği yapmış bir ülkeyiz. Bulunduğu coğrafyada diğer ülkelere örnek ol-
muş, rol model olmuş bir ülke olmamız nedeniyle sürekli birilerinin gözleri üzerimizde oldu, bizi yıpratmak, güçsüz düşürmek ve
bu toprakları ele geçirmek için uğraştılar.

Dünyada son yıllarda ülkeler çıkarları doğrultusunda birbirlerinin ekonomilerini zayıflatmak için bir savaş içerisindeler; ekonomik
savaş. Bu türlü emeli ve amaçları bozuk olan devletlere karşı bir olmamız lazım. Ülke çıkarlarımızı korumamız lazım.

İşte, ülke çıkarlarını önceleyen örneklerden biri de Tasarımmed Firmasının sahibi sayın Kadir Sadi bey. Kendisini bu hassasiye-
tinden dolayı tebrik ediyorum. Dövizin tavan yaptığı günlerde, bayisi, ithalatçısı, üreticisi beni arıyorlar ve feryat ediyorlar. Adeta
bir yangın içerisinde kalmış, ‘kurtar’ dercesine içten bağırıyorlar. Aslında onlar dertlerini dile getiriyorlar. Bu ekonomik yangında,
savaşta, onlar bağırsa dahi bize hoşgörü düşüyor. Biz de onların taleplerini ilgili makamlara ilettik ve firmalar için de dilekçe örneği
yayınladık. Bunu alır almaz Kadir bey, hem yazılı hem sözlü olarak “gün devletten talepte bulunma günü değil gün devletin yanında
olma günü” şeklinde cevap vererek, gelen feryatlardan dolayı giden aklımızın başımıza gelmesini sağladı. Arkasından onlarca firma
aynı yazılı cevabı verince talep yazımız ve örnek dilekçemizde değişiklik yapmak durumunda kaldık. Teşekkürler Tasarımmed ve
aynı görüşte olan sektör temsilcileri.
Ancak hastanelerde çalışan, alım komisyonlarındaki ve şartname hazırlayan bazı kamu görevlileri hala ülkedeki akreditasyonları
yeterli bulmayıp farklı ülkelerin belgelerini talep ediyor, üretilen varken hala yabancı menşeili malzeme almak için şartname oyun-
ları yapıyor. Bundan sonra bu şekilde alım yapan bütün kamu kurumlarını Sağlık Bakanlığına ve Cumhurbaşkanlığına yazarak
bildireceğim ve buradan da afişe edeceğim.

Sayın Cumhurbaşkanım, 100 günlük icraattaki sağlık market projesi ülkedeki üreticiler ve gelir dağılımı açısından yanlış bir proje-
dir. Bu, illerdeki üretimlerin bitmesine, üniversite ve firmaların Ar-Ge’lerinin durmasına sebep olacaktır. Kamu Hastaneleri Genel
Sekreterliklerinin toplu alımlarından dolayı yüzde 50’yi geçen firma kapanma ve sektör değiştirmeler olmuştur. Bu global firma-
ların projesidir. Lütfen bunu durdurun. Global firmalar bilinçli STK’lara sahip, lobi faaliyetleri güçlü. Talepleri yerine gelmeyince
kamuoyu oluşturuyor. Gerekirse kepenk kapatıyor, ithalatı kesiyor veya üretmiyor ve sonra da bize istedikleri fiyattan satıyor. Biz
üretmeden önceki ürünlerin fiyatlarına bakın bir de ürettikten sonraki ürün fiyatlarına bakın. Ne demek istediğim daha iyi anla-
şılacak.
Sabah Gazetesi’nde yayınlanan bir haberde hastanelerin tıbbi cihazlardan dolayı yükselen maliyetlerini aşağı çekmek için DMO
Sağlık Marketten alımların gerçekleşeceği yazıyor. 120 milyarlık bir harcamada 5 milyar tıbbi cihaza para ödenmiş. Bunun hepsi
kar olsa ne olur. Diğer harcamaların yanında adı bile okunmaz. Tıbbi cihazla hastanede yapılan işlemlere göre ödenen rakamları
isterseniz bir değerlendirelim. Hastaneye gelen bir kişinin hastalığının tanısından tutunda tedavisine varıncaya kadar tamamı tıbbi
cihazla yapılıyor. Tıbbi cihazdan 10 kat fazla harcama yapılan ilaç, bugünkü anlamda yemeğin yanında gıda takviyesi konumunda-
dır. Kimse buna ses çıkaramıyor.

DMO Sağlık Markette yerli üreticiler kollanacak diye konuşuluyor ve aynı söylem sabah gazetesinde de yazıyor. Bayramdan önce
DMO’da firmalarla DMO Genel Müdür ve yardımcıları toplantı yaptılar. Yine ithalatçı firmalardan döviz bazlı fiyat teklifleri üreti-
cilerden TL teklifleri istendi. Dertlenince de ‘istemiyorsanız yapmayın’ diyecek kadar da ileri gidebiliyorlar. Ayrımcılık yapmamak
adına herkesten aynı para birimi üzerinden teklif alınabilir. Bu kadar ayrımcılık kendi memleketinde olur mu? Oluyor işte. Devlet
Malzeme Ofisi kataloğunda sadece yerli ürünler yer almalı, ithaller çıkılmalı. SGK’da üretilen ürünlerin muadilleri SUT’tan çı-
karılmalı. Yerlilerden ürün bulundurmaya yönelik bedel alınmamalı. Alımlarda yerlilere avantaj sağlanacaksa ve bu sürekli dile
getiriliyorsa bu değişiklikler yapılmalı.

SİP ihalesinde ürettiğimiz ürünleri de ihale kapsamına aldılar. Dijital röntgen ve hasta başı monitör. Bunların bu ihale kapsamı
dışına alınması gerekir.